Yarım asırdır dünyadayım. Siyah-beyaz yayın yapan, tek televizyon kanalının olduğu bir dönemden geçip, “geç kalmışsınız, lise çağındaki oğlunuzun çoktan yapay zekâ konusunu görmüş olması lazımdı” denilen bir döneme yetiştim. Bir zamanlar beğendiğimiz tarifleri not aldığımız defterler olurdu. Defterin arasında, not alacak kâğıt bulamadığınız bir yerde imdada yetişen, peçete parçalarına karalanmış yazılar. Şimdi ise yapmak istediğimiz her yemeği saniyeler içerisinde bulup farklı ustaların anlatımından seyredebiliyoruz. Yemek tarifi veren programlar, en güzel yemeği yapmak için yarışanlar, şeflerin mutfaktaki hayatlarını konu alan filmler ve hatta sadece yemek konusunu işleyen 24 saat açık kanallar, hepsi bir tık mesafede. Yemek hayatın kaçınılmaz bir gereği olduğu sürece mutfakta iç ortamın vazgeçilmez bir parçası olmaya devam edecek. Elde ettiğimiz lezzetler farklı olsa da biz de elbette kendi mutfağımızın şefi olmaya devam edeceğiz.
Mutfakta pişirdiğimiz yemeğin kokusu evin içine yayılırken gözle göremediğimiz ama solunabilir küçük parçacıklar da iç ortamda birikmeye başlıyor. İç ortam hava kalitesi uzmanları bu görünmez parçacıklara PM2.5 diyor. 2.5 mikron veya daha küçük çapa sahip havada asılı kalan, astım ve kronik akciğer rahatsızlığı gibi sağlık sorunları ile ilişkilendirilen bu parçacıkların inhalasyon dozu ve solunum sisteminde biriktiği yer olası etkilerin belirlenmesinde önem taşıyor. Maalesef PM2.5 akciğerin derinliklerine nüfuz etme ve alveollere kadar ulaşma özelliğine sahip*. Daha sağlıklı beslenme çoğumuzun özen gösterdiği bir konu ama sağlıklı beslenelim derken farkında olmadan sağlıksız hava soluyor olabiliriz.
En önemli iç ortam kaynaklarından biri yemek pişirme olan bu parçacıklara maruz kalma oranını azaltmak için en etkili yöntem havalandırma. Yani, pişirme sırasında oluşan parçacıkları evdeki havanın geri kalanına karışmadan önce dışarıya atmak. Eğer mutfaktaki havayı egzoz etmek için bir fan, aspiratör, davlumbaz yoksa çok kısa sürede ciddi miktarda parçacık havada asılı kalıyor. Bir ünitenin, ocaktan veya fırından salınan kirleticileri evdeki havanın geri kalanı ile karışmadan yakalama verimliliğini artırmak için yüksek hava akışı gerekiyor. Havalandırma verimliliğini artırmak için uzmanlar, düşük dirençli kanal kullanmayı, uygun hava akışına sahip ve öne çekilerek açılan ve dolayısıyla etki alanı artırılabilen bir sistem kullanmayı ve yemeği mümkün olduğunca arka ocakta pişirmeyi tavsiye ediyor. Üniteye ait kanal sisteminin düzgün bir şekilde kurulup kurulmadığı ve kanalın çapının, ünitenin kabul edilemez gürültü seviyeleri oluşturmadan verimli bir şekilde çalışmasına izin verecek kadar yeterli olup olmadığı da dikkat edilmesi gereken hususlar arasında*.
Nisan’da yayınlanan bir makalede** verilen ve Kanada’daki insanların kullandığı pişirme yöntemlerini ve evlerindeki mekanik mutfak havalandırma cihazlarının durumunu tespit etmek için yapılan bir ankette elde edilen sonuçları paylaşmak istiyorum. Ankete 4500 kişi cevap veriyor. Anketi cevaplayanların %90’ı ocak üzerinde mekanik havalandırma cihazının mevcut olduğunu belirtiyor. Bu cihazların %66’sı dış ortama açılan havalandırma sistemi. Katılımcıların sadece %30’u cihazlarını düzenli bir şekilde kullandığını söylüyor. Cihaz en çok derin yağda kızartma yaparken kullanılıyor. Bunu tavada kızartma, sote, ızgara, kaynatma ve buharda pişirme izliyor. Neredeyse yarısı, fırında pişirme ve fırının temizlenmesi sırasında havalandırma cihazlarını nadiren kullandığını veya hiç kullanmadığını belirtiyor. Katılımcıların %52’si yemek pişirmenin sağlıksız hava kirleticiler ürettiğini bilmediğini ve %39’u arka ocağı kullanmanın davlumbazın kirleticileri yakalama performansını artıracağından haberdar olmadığını belirtiyor. Mutfak havalandırmasının faydaları hakkında bilgi verildikten sonra katılımcıların %64’ü cihazlarını daha sık kullanma, tercihen arka ocağı kullanma, gerektiğinde daha yüksek derecede cihazı çalıştırma seçeneklerini uygulamayı düşüneceklerini söylüyor.
AFS olarak iç ortam hava kalitesini önemsiyor ve farkındalığın artmasını diliyoruz. Mutfak havalandırması, eğer kullanırsanız, daha sağlıklı iç ortamların oluşmasına katkıda bulunacak bir çözüm olacaktır. Tüm şeflerimize yemek pişirirken mutlaka havalandırma diyoruz.
Referanslar:
* “Indoor exposure to fine particulate matter and practical mitigation approaches: proceedings of a workshop” (2022), The National Academies Press, www.nap.nationalacademies.org/26331 / Dr. Rcihard Corsi, EPA webinars, “Indoor exposure to fine particulate matter and practical mitigation approaches workshop” webinar.
** “Cooking methods and kitchen ventilation availability, usage, perceived performance and potential in Canadian homes”, Journal of Exposure Science & Environmental Epidemiology, Liu Sun and Brett C. Singer, 15.04.2023.